HABER/ YILMAZ PARLAR
KARTEPE
EKONOMÝ ZÝRVE 2015
Bu yýl 11 Düzenlenen ve Baþkanlýðýný
Celal Toprak’ýn yaptýðý
kýsa adý EGD olan Ekonomi
Gazeteciler Derneðinin,
Kartepe Ekonomi Zirvesi 27-29
Mart 2015 tarihleri arasýnda
gerçekleþti.
600’den
fazla üyesi bulunan Yurdun
her köþesinden katýlan
ekonomi yazarlarý kendi bünyelerinde
bir kaç panel düzenleyerek
çeþitli gündem maddeleri
belirlediler ve fakir geliþtirdiler.
Yeni teknolojiler hakkýnda
bilgilendirildiler. Geleceðin
medyasýný hakkýnda örneklleri
izlediler.

Baþkan Celal Toprak genel
ufuk turu ile baþlayan konuþmasý
sonrasý panellerle tüm üyelerin
zirveye fikir paylaþýmlarý
ile devam etti Türkiye
Odalar ve Borsalar Birliði
(TOBB) Baþkaný Rifat Hisarcýklýoðlu’nun
sunumu sýrasýnda zaman zaman
üyeler üyeler fikirlerini görüþlerini
beyan ettiler.
Türkiye
Odalar ve Borsalar Birliði
(TOBB) Baþkaný Rifat Hisarcýklýoðlu’nun
sunumu þu þekilde gerçekleþti.
"Türkiye'nin yeni bir
ekonomi modeline ihtiyacý
var. Bu yeni model, teknolojik
dönüþüm, kadýnlarýn iþgücüne
katýlýmý ve giriþimciliðe
odaklanmalý"
- "2015'in ilk üç ayýnda
gerek dövizdeki dalgalanma,
gerek ihracat pazarlarýndaki
sýkýntýlar ve gerek çevre
coðrafyadaki karýþýklýklar
bir an için moral bozdu. Ama
enseyi karartmaya gerek
yok"
-
"Yakýnda karekodlu çekler
piyasaya girecek. Çek üzerindeki
karekod cep telefonundan
okutulduðu zaman müþterinin
çek endeks puaný çýkacak"

Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliði (TOBB) Baþkaný
Rifat Hisarcýklýoðlu, Türkiye'nin
teknolojik dönüþüm, kadýnlarýn
iþgücüne katýlýmý ve
giriþimciliðe odaklanan yeni
bir ekonomi modeline ihtiyacý
olduðunu söyledi.
Hisarcýklýoðlu, Ekonomi
Gazetecileri Derneði'nin (EGD)
bu yýl 11'incisini düzenlediði
Kartepe Ekonomi Zirvesi'nde,
"Dünyada ve Türkiye'de
Ekonomik Görünüm" baþlýklý
bir sunum yaptý.
Dünya ekonomisi için 2014'te
yüzde 3,3, 2015'te yüzde
3,5, 2016'da yüzde 3,7 büyüme
beklendiðini aktaran Hisarcýklýoðlu,
dünya ticaretinde hala
istenen bir büyüme
beklentisi olmadýðýný
ifade etti.
Petrol
fiyatlarýndaki düþüþün Türkiye'yi
hem olumlu hem de olumsuz
etkilediðine deðinen Hisarcýklýoðlu,
"Olumlu tarafý,
petroldeki her 10 dolarlýk düþüþ
cari açýða 4,4 milyar
dolarlýk iyileþme saðlýyor.
Olumsuz tarafý ise petrol ürünleri
ihraç eden ülkelerin bizim
ihracatýmýz içindeki payý
yüzde 65. Türkiye'deki
turistlerin yüzde 30'u petrol
ihracatçýsý ülkelerden
geliyor. Ayrýca, müteahhitlik
sektörünün yurt dýþýnda
yaptýðý iþlerin yüzde
85'i de petrol ihraç eden ülkelerde.
Bu pazarlardaki gelirde düþme
var" dedi.

Türkiye'nin 2015'teki G20 dönem
baþkanlýðýnda, B20 kapsamýnda
ilk defa 5 kýtada 12 toplantý
gerçekleþtireceklerini
anlatan Hisarcýklýoðlu,
"Bugüne kadar Türkiye'den
B20 sürecine katýlým sayýsý
bir elin parmaklarýný geçmiyordu.
Maalesef Türk þirketleri
olarak global düþünce içinde
deðiliz. Sadece Ankara'yý
etkileyerek iþlerimizin
halledilebileceðini düþünüyoruz.
Ama ekonomideki kurallara
uluslararasý toplantýlarda
ve merkezlerde karar
veriliyor" diye konuþtu.
B20'de küresel ölçekteki
korumacýlýk tedbirlerine
odaklanacaklarýný anlatan
Hisarcýklýoðlu, ekonomik
kriz korkusuyla ülkelerin
korumacýlýk tedbirlerini artýrmasýnýn
dünyadaki büyümenin yavaþlamasýnýn
ana nedeni olduðunu vurguladý.
Hisarcýklýoðlu, altyapý
yatýrýmlarýndaki açýðýn
dünyanýn geleceðini tehdit
ettiðini belirterek,
"Burada hem projeye hem
de finansmana ihtiyaç var.
Kurumsal özel sektör yatýrýmcýlarýnýn
bu alana çekilmesi için dünya
ölçeðinde projeler gerçekleþtiriyoruz"
ifadelerini kullandý. Rifat
Hisarcýklýoðlu, Türkiye'nin
G20 dönem baþkanlýðýnda
Ýstanbul merkezli olarak
kurulacak Küresel KOBÝ
Forumu'nun bütün dünya KOBÝ'lerinin
sesi olacaðýný dile
getirdi.
Türkiye'de 2015'in ilk üç
ayýnda gerek dövizdeki
dalgalanma, gerek ihracat
pazarlarýndaki sýkýntýlar
ve gerek çevre coðrafyadaki
karýþýklýklarýn bir an için
moral bozduðunu ifade eden
Hisarcýklýoðlu, "Ama
enseyi karartmaya gerek
yok" dedi.
Hisarcýklýoðlu, Türkiye
ekonomisi için 2015 yýlýndaki
riskleri, ABD Merkez Bankasý'nýn
(Fed) alacaðý faiz kararý,
çevre coðrafyalardaki karýþýklýklar
ve genel seçime kadar yaþanacak
süreç olarak sýraladý.
Avrupa'da
beklenen parasal geniþleme,
petrol fiyatlarýndaki
gerileme ve açýklanan yapýsal
dönüþüm programlarýnýn
ise Türkiye için fýrsat oluþturduðunu
dile getiren Hisarcýklýoðlu,
iþ dünyasý temsilcileri
arasýnda yaptýklarý bir
ankette, yapýsal dönüþüm
programlarýný destekleme
oranýnýn yüzde 55,6 çýktýðý
bilgisini paylaþtý.
"2015 genel olarak düþe
kalka yol alacaðýmýz bir yýl
olacak" diyen Hisarcýklýoðlu,
þöyle devam etti:
"Ama
biz iyimser yaklaþýyoruz. Türkiye
ekonomisi 2014'te büyümede yüzde
3'ü yakalar inþallah. 2015 için,
ilk çeyrekteki öncü
rakamlarda büyüme için zayýf
sinyaller var. Net ihracat bu
dönemde büyümeye katký
vermiyor. Büyümenin iç
talebe dayalý olarak olacaðýný
görüyoruz. Zaman zaman
aksama olsa da Türkiye
ekonomisi büyümeye devam
ediyor.
Ýþsizlik hala Türkiye için
önemli bir sorun ama Türk özel
sektörü 2014'te 2013'e göre
1 milyon 100 bin ilave
istihdam saðladý. Bu müthiþ
bir rakam. Ekonominin
lokomotifi inþaat sektöründe
de 2014'te yapý ruhsatý sayýsýnda,
konut satýþýnda ve yabancýlara
konut satýþýnda artýþ
var. Sanayi sektörü de
2014'te yüzde 3,6 büyüdü."
Hisarcýklýðlu, yurt içinde
katma deðer vergisi (KDV)
tahsilatýnda geçen kasým,
aralýk ve ocak aylarýndaki yüzde
19'luk artýþýn da Türkiye'de
büyümenin iç talebe baðlý
olacaðýný gösterdiðini söyledi.

Rifat Hisarcýklýoðlu, geçen
yýl iç piyasada protesto
edilensenet ve karþýlýksýz
çek tutarlarýnda enflasyon
kadar artýþ olduðunu
belirterek, "Her ne kadar
piyasada ters bir algý olsa
da karþýlýksýz çýkan çeklerin
oranýnda 2014'te 2013'e göre
bir düzelme var. 2013'te 100
liralýk çekin 3,7 liralýk kýsmý
karþýlýksýz çýkarken,
2014’te bu rakam 3,3 olmuþ.
Burada sýkýntýlý olan bir
þey þu; karþýlýksýz çeklerde
2014'ün son 4 ayýna bakýldýðýnda,
önceki yýlýn ayný dönemine
göre artýþ trendi var. Bu
2015 için bir veri
olabilir" deðerlendirmesinde
bulundu.
Kredi Kayýt Bürosu ile
birlikte çalýþarak geliþtirdikleri
karekodlu çeklerin yakýnda
piyasaya gireceðini anlatan
Hisarcýklýoðlu, "Çek
üzerindeki karekod cep
telefonundan okutulduðu zaman
müþterinin çek endeks puaný
çýkacak. Ýstenirse detaylý
rapor da görülebilecek. Buna
göre karar verilebilecek. Bu,
ticaretin saðlýklý yapýlabilmesi
için iç piyasa açýsýndan
devrim niteliðinde bir
karar" dedi.
Hisarcýklýoðlu,
2013'te bir önceki yýla göre
reel sektörün satýþlarýnýn
473 milyar lira, faaliyet karýnýn
ise 31 milyar lira arttýðýný,
ancak kredi faiz giderlerinin
de 31 milyar lira yükseldiðini
belirterek, "Yani artýrýlan
ilave kar, faizlere ödenmiþ.
Döviz kuru zararýndan dolayý
da 2013'te 2012'ye göre 29
milyar lira eksik kar elde
etmiþiz. Bu, Türk þirketlerinin
niye sermaye biriktiremediðinin
en önemli göstergesi. Kredi
faizi ve döviz kuru þirketlerimizi
direkt etkiliyor"
yorumunu yaptý.
Her yýl artan bir eðilimde
ihracatýn riskli bir þekilde
yapýldýðýna iþaret eden
Hisarcýklýoðlu, "Açýk
hesap veriyoruz. Geçen yýl
ihracatýmýzýn yüzde 65'ini
mal mukabili yapmýþýz. Bu
aslýnda büyük risk. Çünkü,
riskli pazarlara ihracat yapýyoruz.
Ayrýca global kriz henüz
bitmedi. Çevremizdeki sýkýntýlar
otomatikman Türkiye
ekonomisini ve Türk þirketlerini
etkiler. Bu noktada Eximbank'ýn
ihracat sigortasý var. Ýhracatçýlarýmýza
bunu yapmalarýný tavsiye
ediyorum" dedi.

Hisarcýklýoðlu,
Türkiye'nin teknolojik dönüþüm,
kadýnlarýn iþgücüne katýlýmý
ve giriþimciliðe odaklanan
yeni bir ekonomi modeline
ihtiyacý olduðunu vurguladý.
"Ne kadar yüksek cari açýk,
o kadar fazla büyüme"
varsayýmýnýn yanlýþ olduðunu
dile getiren Hisarcýklýoðlu,
eskiden büyümenin motoru görülen
cari açýðýn, artýk ilaç
olamadýðýný söyledi.
OECD
ülkeleri ortalamasýnda yüksek
teknoloji ihracatý yüzde 18
iken Türkiye'de bu oranýn yüzde
4 olduðuna dikkati çeken
Hisarcýklýoðlu, þunlarý
kaydetti:
"Yeni hikayede en
önemli bileþen yüksek
teknoloji olmalý. Gereksiz günlük
tartýþmalarý býrakýp
hepimizin esas konuya
odaklanmasý lazým.
Gelirimizi artýrmak, iþin
hamallýðýndan kurtulmak
istiyorsak en azýndan bu
ortalamayý yakalamalýyýz.
Biz bunu rakiplerimiz kadar
yapamýyoruz. Geliþmekte olan
ülkeler bizden daha önde."
Hisarcýklýoðlu, þirketler
açýsýndan yeni bir çýta
koymak gerektiðini ifade
ederek, en hýzlý büyüyen
100 þirket içinde yazýlým
ve biliþim teknolojileri þirketlerinin
sayýsýnýn ABD'de 60 iken Türkiye'de
21 olduðuna dikkati çekti.

Kamu ihalelerinin Türkiye'nin
büyüme politikasýndaki yeni
trend olduðunu dile getiren
Hisarcýklýoðlu,
"Meclis'ten geçen
yasayla artýk kamu
ihalelerinde yüzde 51'i yerli
olan bir mal ithale göre yüzde
15 daha pahalý olsa da kurum
onu almak mecburiyetinde,
tercihinde deðil. Bu devrim
niteliðinde bir adým. Kamu
alýmý sanayinin dönüþümünde
en önemli itici güç"
dedi.
Türkiye'nin
orta gelir tuzaðýnýn içine
düþtüðünü belirten
Hisarcýklýoðlu, "Artýk
yeni reform yapma zamaný
geldi. Bu coðrafyada farklýlaþmak
zorundayýz. Zor bir coðrafyada
iþ yapýyoruz. Ýnþallah
Yemen'deki son geliþmeler
mezhep savaþlarýna neden
olmaz. Mezhep savaþlarý bütün
Ýslam coðrafyasýný
tetikleyecek bir unsur. Bu
nedenle risk görüyorum.
'Yemen bizden uzak, bize göre
ne var' diye bakmamak lazým.
Allah korusun, bir mezhep savaþýnýn
ön sinyali olabilir. Bu
hepimizi etkiler" diye
konuþtu.
Rifat Hisarcýklýoðlu, Türkiye'nin
eðitim reformuna, hukuk
reformuna ve idari reforma
ihtiyacý olduðunu dile
getirdi.
Reel
sektörün ayaðýnda
prangalar olduðunu dile
getiren Hisarcýklýoðlu, iþlem
maliyetlerini artýran
uygulamalardan kurtulmak
istediklerini söyledi.
Ýflas ertelemenin, son dönemin
en büyük tehlikesi olduðunu
aktaran Hisarcýklýoðlu,
"Kötü niyetli bazý iþletmeler
alacaklýlarýný istismar
etmek için iflas erteleme alýyor.
Paraný alamýyorsun; bekle ki
ne zaman iflas ertelemeyi kaldýrtabilirsen...
Böyle mantýksýz bir þey
olmaz" dedi.
Art niyetli kiþiler tarafýndan
hazýrlanan, firmalarýn
isimlerinin yer aldýðý
"asýlsýz kara
listelerin" internette
dolaþtýðýný aktaran
Hisarcýklýoðlu,
"Batacaklar iddiasýyla
kara liste yayýnlanýnca bazý
bankalarýmýz baykuþ gibi
onlarýn üzerine atlamaya baþladý.
Bu listeyi gören bankalar
kredileri kapatmaya giriþti.
Listede adý olan firmalar,
'Bizim böyle bir sýkýntýmýz
yok' diye ilan vermeye baþladý.
Bunu Bankacýlýk Düzenleme
ve Denetleme Kurumu (BDDK) Baþkanýna
aktardým" diye konuþtu.
Türkiye'de
bölgeler arasýndaki geliþmiþlik
farký arasýndaki uçurumun büyük
bir sorun olduðuna iþaret
eden Hisarcýklýoðlu, þöyle
konuþtu:
"En zengin bölge ile en
fakir bölge arasýnda tam 4
kat fark var. Marmara bölgesi
týkandý. Türkiye'yi coðrafi
olarak yeni bir boyutta düþünmemiz
gerek. Zenginliði 81 ile
yaymak için mekansal strateji
planý hazýrlýyoruz. Bölgeler
arasý farklýlýðý gidermek
ancak mekansal stratejiden geçiyor.
Türkiye sadece Marmara bölgesiyle
zenginleþemez. 2023 hedefine
ulaþmak istiyorsak yeni
Marmara bölgelerine ihtiyacýmýz
var" ifadelerini kullandý.
Ortalama yüzde 3 büyümeyle
2020'de Türkiye'de kiþi baþýna
gelirin 13 bin dolara geleceðini,
yeni bir hikaye yazýlabilirse
bu rakamýn yüzde 7 büyümeyle
17 bin dolara ulaþacaðýný
belirten Hisarcýklýoðlu,
"Buna odaklanmalýyýz.
Kavgalarýn içinde boðulursak
kendimize yazýk ederiz. Türk
özel sektörünün, giriþimcisinin
bunu baþarabileceðine inanýyorum"
dedi.
"Yüksek
teknolojili üretimin üssünün
Marmara Bölgesi'nin dýþýnda
olmasý gerek. Bizim yeni bir
Marmara'ya ihtiyacýmýz var
çünkü artýk Marmara Bölgesi
týkandý, doldu"
-
"Yeni Marmara için
diyoruz ki Ýç Anadolu'yu da
içine alan kuzey-güney
eksenini iki limanda buluþturan
þehirlerde olmasý lazým"

- "Ben iþ dünyasýnýn
baþkanýyým, iyiye bakmak
durumundayým, geleceðe
bakmak durumundayým.
Eksiklikleri kýrmadan dökmeden
söylemek durumundayým. Ýþ
adamý kavga etmez, kavga
ederek bir sonuca varamazsýnýz"
Türkiye Odalar ve Borsalar
Birliði (TOBB) Baþkaný
Rifat Hisarcýklýoðlu, yüksek
teknolojili üretimin üssünün
Marmara Bölgesi'nin dýþýnda
olmasý gerektiðini
belirterek, "Bizim yeni
bir Marmara'ya ihtiyacýmýz
var çünkü artýk Marmara Bölgesi
týkandý, doldu. Yeni Marmara
için diyoruz ki Ýç
Anadolu'yu da içine alan
kuzey-güney eksenini iki
limanda buluþturan þehirlerde
olmasý lazým" dedi.
Hisarcýklýoðlu,
Ekonomi Gazetecileri Derneði'nin
(EGD) bu yýl 11'incisini düzenlediði
Kartepe Ekonomi Zirvesi'nde,
gazetecilerin sorularýný yanýtladý.
Giriþimciliðin bir risk iþi
olduðunu belirten Hisarcýklýoðlu,
iþsizlikle mücadele için de
giriþimciliðin önemli bir
mecra olduðuna dikkati çekti.
Dünyada giriþimcilik eðitimi
alan her 10 kiþiden ancak
birinin baþarýlý olabildiðine
iþaret eden Hisarcýklýoðlu,
"Ýþgücüne katýlým
çok önemli. Ýþsizlik oraný
yükselmiþ gibi görünüyor.
Biz her yýl yüksek büyümeyi
sürdüremezsek bu oran yukarý
doðru çýkar. Eðer sürdürebilirsek
iþsizliði aþaðý doðru
indirebiliriz" diye konuþtu.
Avrupa ekonomisinin canlanmasý
halinde Türkiye'nin bölgeye
yüksek ihracatý nedeniyle
olumlu etkileneceðini söyleyen
Hisarcýklýoðlu, paritedeki
volatiliteye iliþkin þunlarý
kaydetti:
"Parite
konusunda özel sektör olarak
bizde bir eksiklik var. Kur
riskimizi sigortalayacak
sistemleri kullanmýyoruz. Bu
tür enstrümanlarý geliþmiþ
ülkelerin hepsi bizden daha
iyi yapýyor. Bizim de bunlarý
yapýyor olmamýz lazým ki bu
tip kur fýrtýnalarýnda saðlýklý
kalabilelim."
Baþbakan
Yardýmcýsý Yalçýn Akdoðan
ile Çözüm Süreci'ne iliþkin
görüþtüklerini anlatan
Hisarcýklýoðlu, Doðu ve Güneydoðu
Anadolu bölgelerinde istihdam
oluþturmak amacýyla sadece
devlet eliyle fabrikalar yapýlmasýnýn,
orta ve uzun vadeli ciddi sýkýntýlarý
olabileceðini dile getirdi.
"Özellikle bir tehlike
var, ona dikkati çektik. Doðu
Anadolu, Güneydoðu Anadolu
veya baþka bir bölge için
'Kamu yatýrým yapsýn, kamu
fabrika yapsýn, bu fabrikada
da mal üretilsin' dediðimiz
zaman bu hepimizin cebinden
gider. Burada ne verimli çalýþma
olur ne gerçek fiyat teþekkülü
olur. Bunu yakalayabilmemiz mümkün
deðil ve 78 milyon olarak
bunun bedelini hep beraber öderiz.
Devletin artýk bugünkü dünyada
görevi yatýrýmcýyý çekecek
altyapýlarý yapmaktýr.
Her zaman söylerim; huzur
olmadan ticaret olmaz, ticaret
olmadan zenginlik olmaz. O
huzur ortamý olduðu için geçen
yýl Türkiye'nin geleceðine
en umutlu bakan il yüzde
90'la Batman çýktý;
Organize Sanayi Bölgesi'nde
bile yeri kalmamýþtý. Ýkinci,
yüzde 82 ile Diyarbakýr'dý.
Üçüncü Gaziantep, dördüncü
Kocaeli ve beþinci Bingöl.
Yani bir huzur sürecinin bize
getireceði katký çok önemli."
Ýþ adamlarýnýn geleceðe
olumlu bakmak durumunda olduðunu
vurgulayan Hisarcýklýoðlu,
Türkiye'nin zenginleþmesi için
herhangi bir kavganýn tarafý
olamayacaklarýný dile
getirdi.
Hisarcýklýoðlu, 1,5 milyon
þirketin temsilcisi ve 15
milyon kiþiye istihdam saðlayan
iþ dünyasýnýn baþkaný
olarak Türkiye adýna güzel
günleri arzuladýðýný
belirterek, þunlarý
kaydetti:
"Bizler her sabah dükkanýmýzý
kar etmek için açarýz,
zarar etmek için deðil. Onun
için ben iyimser olmak
mecburiyetindeyim. Ben iþ dünyasýnýn
baþkanýyým, iyiye bakmak
durumundayým, geleceðe
bakmak durumundayým.
Eksiklikleri kýrmadan dökmeden
söylemek durumundayým. Benim
iþim siyaset deðil, siyaset
yapamam. Benim görevim üyelerimin
menfaatini iletmek. Siyaset
halktan yetkiyi almýþ olan
kiþilerin iþidir. Ýþ adamý
kavga etmez, kavga ederek bir
sonuca varamazsýnýz. Siyasetçi
kavga eder mi? Eder ama benim
iþim kavga deðil, kavganýn
unsuru da olamam. Ülkede
huzursuzluk unsuru da
olamam."
Gazetecilerin,
Koç Holding Yönetim Kurulu
üyesi Ali Koç'un medyaya
"Çocuklarýmýzýn
geleceðinden endiþe duymamak
mümkün deðil" baþlýðýyla
yansýyan deðerlendirmesine
iliþkin bir sorusu üzerine,
Hisarcýklýoðlu, þu yanýtý
verdi:
"Ýlgili haberin baþlýðýna
ve içeriðine baktýk, deðerlendirme
yaptýk. B20 Ýstihdam Görev
Gücü Koordinatör Baþkaný
da olan Ali Koç, orada 'Dünyadaki
iþsizlik artýyor, çocuklarýmýn
geleceðinden endiþeliyim'
diyor. Dediði bu. Ama biz
bunu aldýk, getirdik, iç
siyasetin malzemesi yaptýk.
Bazýlarýmýz haksýz yere dövdü,
bazýlarýmýz 'Helal olsun'
dedik. Bence doðru yerde doðru
bir þey söyledi; B20 iþgücü
toplantýsýnda dünyadaki iþsizliðin
artmasýndan duyduðu kaygýyý
ifade etti. Ama bunu günlük
politikanýn içinde malzeme
yaparsak doðru olmaz."
Rifat
Hisarcýklýoðlu, 2001 krizi
sýrasýnda KOBÝ'lere düþük
faizli kredi versin ve ihracat
artsýn diye TOBB'un
Eximbank'a 100 milyon dolar
aktaracaðýný duyurmasýnýn
bir haberde "TOBB 100
milyon dolar alacak" diye
yansýtýldýðýný anýmsatarak,
"Dolar kuru bir anda hýzla
yükseldi. Kanalý aradýk
'Dolar almayacaðýz, TL
olarak vereceðiz' dedik. Ama
bu haberi vermedi. Bunu fýrsat
bilip iþlem yapanlar kazandý.
Sonradan, 'off the record' öðrendim.
O gün itibarýyla iþlem
yapan 30 kiþi/kurum bu iþten
para kazanmýþ"
ifadelerini kullandý.
Yeni koridorlar ve kümelenme
üzerine TOBB'un Türkiye'nin
mekansal stratejisini hazýrladýðýný
aktaran Hisarcýklýoðlu,
bunun tartýþýlmasýný
istediklerini söyledi.
Hisarcýklýoðlu, "Yüksek
teknolojili üretimin üssünün
Marmara Bölgesi'nin dýþýnda
olmasý gerek. Bizim yeni bir
Marmara'ya ihtiyacýmýz var
çünkü artýk Marmara Bölgesi
týkandý, doldu. Yeni Marmara
için diyoruz ki Ýç
Anadolu'yu da içine alan
kuzey-güney eksenini iki
limanda buluþturan þehirlerde
olmasý lazým" diye konuþtu.
-
"Toplumda her kesimde
yeni bir anayasa talebi
var"
Yeni
anayasa için kendilerini
"Anayasa Gönüllüleri"
diye adlandýran 6 bin kiþinin
içinde kendisinin de olduðunu
belirten Hisarcýklýoðlu, þöyle
konuþtu:
"Çalýþmalarýmýz
devam ediyor. 'Türkiye'nin
yeni bir hikayeye ihtiyacý
var' derken anayasa deðiþikliði
diye topluma sorduðunuz zaman
büyük bir oranda 'evet' çýkýyor,
yüzde 80'ler civarýnda.
Herkesin mevcut Anayasa'dan
bir þikayeti var. Zaten
Meclis'te grubu bulunan 4
siyasi parti de 4 sene önce
toplumun tamamýna vadetti deðiþikliði,
ama beceremediler, uzlaþamadýlar.
Toplumda her kesimden yeni bir
anayasa talebi var. 'Yeni
hikaye' dediðim, yeni bir baþkanlýk
sistemi, yeni bir anayasa deðil.
Ekonomide yeni bir hikayeye
ihtiyacýmýz var, yanlýþ
anlaþýlmasýn."
KOBÝ'lerin Türkiye ekonomisi
açýsýndan hayati deðeri
olduðunu vurgulayan Hisarcýklýoðlu,
"KOBÝ'ler önemli ama dönüþümü
yapmalarý lazým. Mevcut
sistem sürdürülemez. KOBÝ'lerin
kurumsallaþmasý stratejisi
bir an önce hazýrlanmalý"
dedi.
yilmazparlar@yahoo.com