HABER/ YILMAZ PARLAR
Bürokratik engeller artık
aşılmalı
TAYSAD
Yönetim Kurulu Başkanı
Alper Kanca:
Taşıt
Araçları Yan Sanayicileri
Derneği (TAYSAD) Başkanı
Alper Kanca, ihracatta en büyük
frenin lojistik süreleri olduğunu
belirterek, “Sınır kapılarında
yaşanan bürokratik işlemler
ve uzayan süreçler bir an önce
aşılmalı. Sınır kapılarında
yaşanan sorunların büyük kısmı
ne yazık ki bizim tarafta gerçekleşiyor”
dedi.

Sınır kapılarında
yaşanan uzun bürokratik işlemlerin
tüm sektörlerin ihracatını
etkilediğini belirten TAYSAD
Yönetim Kurulu Başkanı
Alper Kanca, “Sadece
otomotiv sektörünün değil,
tüm sektörlerin ihracatını
yavaşlatan en büyük
sebeplerden birisi sınır kapılarında
yaşanan uzun bürokratik işlemler.
İhracatta rekorlar kırdığımız
bu dönemde, belki de en büyük
frenimiz olan bürokratik
engelleri aşmak için daha çok
gayret edilmeli. Kendimize şu
soruyu sormalıyız; rakibimiz
olan ülkelerden bir koli yola
çıktığında kaç tane
evrak hazırlanıyor, gümrük
işlemleri için kaç imza
gerekiyor, bu işlemler ne
kadar sürüyor, bizde ne
kadar sürüyor?” dedi. Artık
“hızın” fiyat, kalite
gibi önemli bir nitelik
haline geldiğini belirten
TAYSAD Başkanı Kanca, “Karşımızda
zaten isteksizleşmeye başlayan
bir müşteri kitlesi var. En
ufak sorunu büyütme eğilimindeler.
Bu durumda bizim kendimizi sürekli
iyileştirmemiz ve
eksiklerimizi, hatalarımızı
gidermemiz gerekiyor. Ürün
kalitesi ve fiyatında
sorunlarımız yok gibi. Ama
lojistik ve sevkiyat konularında
aşılması gereken çok sayıda
engel mevcut” dedi.
Avrupa,
Türk tedarikçiyi AB sınırlarında
üretime çağırıyor
Avrupa’da
yerleşik ana sanayinin,
değişik gerekçelerle Türkiye’den
parça almaktan çekinmeye başladığını
aktaran Kanca, “Avrupa’da,
bulunduğumuz coğrafi bölge
ile iş yapmak bir risk olarak
görülmeye başlandı, dolayısıyla
firmalarımız çok başarılı
olsa da, Türkiye’den parça
almak konusunda tereddüt yaşanabiliyor.
Bazı küresel ana sanayi
firmaları, Türk tedarikçiler
ile ancak, AB sınırları içerisinde
üretim tesisleri kurulduğu
takdirde masaya oturacaklarını,
onları yeni projelere ancak
bu şekilde dahil edeceklerini
dile getiriyor. Türkiye,
AB’ye motorlu taşıt
sevkiyatında Japonya, Güney
Kore ve ABD gibi devleri
geride bırakarak ilk sırada
yer alıyor. Başarının
devam edebilmesi için sorunun
hızlı bir şekilde çözüme
kavuşması gerekiyor. Bu,
tedarik sanayinin tek başına
çözebileceği bir sorun değil.
Yurt dışına davet edilen
firmalarımız sürdürülebilirlik
adına bir an önce çözüme
gidilmesini bekliyor” dedi.
2017 rekorlar yılı oldu
Otomotiv
sektörünün 2017’yi
rekorlar kırarak kapattığını
belirten Kanca, “Türkiye
ihracatı 2017 yılında geçen
yıla göre yüzde 10 artarak
156 milyar 782 milyon dolar
olurken; otomotiv sanayinin
ihracatı yüzde 19,5 artarak
28 milyar 535 milyon dolara yükseldi.
Böylece ara vermeden büyümeye
devam eden otomotiv sanayimiz,
2017’de de ihracat şampiyonu
olarak, aralıksız son 12 yılı
zirvede bitirmiş oldu”
dedi.
AB’ye
ihracat yüzde 3 arttı
İhracatta
en büyük payın yine AB ülkeleri
olduğunu belirten Kanca, “Türkiye
otomotiv sanayinin Aralık ayında
da en büyük pazarı yine AB
ülkeleri oldu. Otomotiv
ihracatından yüzde 75 pay
alan AB ülkelerine, Aralık
ayında yüzde 3 artışla 1
milyar 859 milyon dolarlık
ihracat yapıldı. En büyük
ihracatçımız Almanya ise
bir önceki senenin aynı dönemine
göre yüzde 1 artış göstererek
338 milyon dolar ile Aralık
ayında da en büyük ihracat
pazarı olmayı sürdürdü”
diye konuştu.
Son
yıllarda sağlanan bu başarıyı
sürdürebilmek için hedef
pazarlarda ticari ilişkilerimizi
korumamız ve güçlendirmemiz
gerektiğini aktaran Kanca,
“TAYSAD olarak bizim de bu
konuda çalışmalarımız
devam edecek. İhracatta başarıyı
sürdürebilmenin en önemli
yolu sürekli yeni pazarlara açılmaktan
geçiyor. Sektörde yatırımlar
sürdüğü müddetçe önümüzdeki
yıl da yakalanan ivmenin
devam edeceğini düşünüyoruz”
dedi.
“Otomotivdeki
tüm gelişmeleri yakından
takip ediyoruz”
Otomotiv
sektöründe yaşanan tüm
gelişmeleri yakından takip
ettiklerini ve son olarak 3
bin 900’den fazla firmanın
yer aldığı Uluslararası Tüketici
Elektroniği Fuarı CES
2018’de yer aldıklarını
belirten Kanca, “Las
Vegas’taki bu fuarda
otomotiv sektörünün geleceği,
son teknolojiler ve yenilikler
tanıtılırken,
konferanslarla da çok önemli
bilgiler paylaşıldı. Yapılan
tüm inovasyon ve Ar-Ge çalışmaları
15-25 yaş arası hedef
kitlenin beklentilerini karşılamak
üzere planlanıyor, dolayısıyla
araç tasarımları ve
yetkinlikleri de bu durumdan
fazlasıyla etkilenecek. Artık
sürücülerin de yolcu olduğu
bir otomotiv dünyası için
geri sayım başladı” dedi.
KOBİ
tanımı düzenlenmeli
KOSGEB
tarafından sunulan desteklere
de değinen Kanca, “KOSGEB,
yurt dışında ithal edilen
ürünleri Türkiye’de yerli
ve milli imkânlarla üretecek
olan KOBİ’lere, makine ve
teçhizat giderleri için 5
milyon TL’ye kadar destek
veriyor. Burada amaç
ithalatı yüksek olan
stratejik ürünlerin yerlileştirilmesi
ve üretimde daha yüksek
oranda yerli girdi kullanımının
sağlanması; dolayısıyla
cari açığın azaltılmasına
katkıda bulunacak yatırımların
desteklenmesidir.
Sanayicilerimizin bu
desteklerden haberdar olması
ve faydalanması çok önemli.
Öte yandan bu desteklerden
daha çok firmanın
faydalanabilmesi için KOBİ
tanımında da düzenleme yapılması
gerekiyor. Şu an yıllık net
satış hasılatı ve mali
bilanço üst limiti 40 milyon
TL olarak kabul ediliyor. Bu
baraj, 125 milyon TL
seviyesine çekilmeli” dedi.
yilmazparlar@yahoo.com