HABER/ YILMAZ PARLAR
18
Mart 2015 Çarşamba günü,
İtalya'nın Ankara Büyükelçisi
Luigi Mattiolo ev sahipliğinde
Venedik Sarayında EXPO
Milano 2015 tanıtım
toplantısı düzenlendi..
Gerçekleşen EXPO Milano
2015 tanıtım toplantısına
DEİK Yönetim Kurulu Üyesi
Ulusoy, Türkiye ve İtalya
Ticaret Ekonomi temsilcileri
çok sayıda iş adamı katıldı.
Toplantı sonrası Elçilikçe
resepsiyon verildi.
İtalya'nın
Ankara Büyükelçisi
Mattioalo en önemli konu üzerinde
sıcak yüz güldüren
mesajlar verdi. Mattiolo
"Vizeler konusunda daha
iyi hizmet vermek ve prosedürlerin
kolaylaştırılması için
çaba harcıyoruz" - DEİK
Yönetim Kurulu Üyesi
Ulusoy ayrıca vize
konusunun çok rahatsızlık
verdiğini dile getirdi. İtalya’nın
gösterdiği kolaylıklara
teşekkürlerini sundu.
"Türk şirketleri İtalya'dan
şirket ve marka satın
alarak 'Made in Italy'
logosunun gücüyle küresel
pazardaki etkinliğini artırma
yoluna gidiyor"

Büyükelçisi
Luigi Mattiolo, vizeler
konusunda daha iyi hizmet
vermek ve prosedürlerin
kolaylaştırılması için
çaba harcadıklarını söyledi.
Mattiolo, EXPO
Milano 2015 tanıtım
toplantısında yaptığı
konuşmada, fuarın 1
Mayıs'ta Milano'da başlayacağını
belirterek, Türkiye'nin etkinliğin
başarısı için vereceği
katkının son derece önemli
olduğunu kaydetti.
"Hepimiz
için önemli olan,
'Gezegeni beslemek, yaşam için
enerji' konusunu işliyoruz"
diyen Mattiolo, 1 Mayıs'tan
itibaren 140'tan fazla ülkenin kendi
teknolojilerinin en iyi örneklerini
EXPO Milano 2015'te
sergileyeceğini ve
beslenme sorunlarıyla başa
çıkabilmek için en iyi örneklerini
dünya ile paylaşacağını
dile getirdi.
Türkiye'nin
fuarın en önemli
pavyonlardan birine sahip
olduğunu aktaran Mattiolo, İtalyan
hükumetinin bundan büyük
mutluluk duyduğunu, bu
pavyonun iki ülkenin
karşılıklı "mükemmel
şekilde" seyreden ilişkilerinin
göstergesi olduğunu
vurguladı.
Mattiolo,
Türkiye ve İtalya arasında
ilişkilerin devam ettiğini,
ülkeler arasındaki bu ilişkilerin
son yıllarda iki ülke arasındaki
ticaret hacmini önemli ölçüde
artırdığını söyledi.
Kişisel
çabalarından birinin de Türkiye'de
görev yapacağı yıllar içinde
Türkiye ile İtalya arasındaki
ikili ilişkilerin gelişmesi
olacağını vurgulayan
Mattiolo, şunları
kaydetti:
"Türkiye'den
çok şey bekliyorum.
Milano'da önemli
uluslararası etkinlikler
gerçekleştiriliyor. Bu da
İtalya'nın son yıllardaki
en önemli etkinliği
olacak. Ankara Büyükelçiliğimiz
ve İstanbul'daki konsolosluğumuzla
birlikte çaba gösteriyoruz.
Elimizden gelenin en iyisini
yapacağız. Vizeler
konusunda daha iyi hizmet
vermek ve prosedürlerin
kolaylaştırılması için
çaba harcıyoruz. İtalya'ya
giden Türk turistlerin sayısı
artacaktır ve umarız artan
sayı sürdürülebilir
olacaktır. Türk halkının
ülkemizi çok sevdiğini
biliyoruz. EXPO 2015 Fuarı
kültürel ve ekonomik
entegrasyon açısından önemli
bir platform olacak. Burada
yeni projeler ve yenilikçi
fikirler tanıtılacak. Dışişleri
Bakanlığı EXPO 2015
Fuarı için online
platform hazırladı.
Potansiyel ortaklar, müşteriler
ve tedarikçiler bize böylece
ulaşabilecek."

Lombardia
Bölgesi EXPO 2015 Sorumlu Müsteşarı
Fabrizio Sala ise Türkiye'nin
AB üyeliği için
ellerinden geleni
yapmaya hazır olduklarını belirterek,
iki ülkenin dünyada önemli
konumda bulunduğunun altını
çizdi.
EXPO
2015 Fuarı sürecinin
kendileri için oldukça
uzun olduğunu aktaran Sala,
bunun 7 yıldır devam ettiğini,
"Gezegeni beslemek ve
yaşam için enerji"
temasıyla söz konusu fuarı
gerçekleştirmeye hak
kazandıklarını anlattı.
Burada
gıda güvenliğinin masaya
yatırılacağını dile
getiren Sala, "Gıdaya
ulaşamayan 800 milyon
insanın muzdarip olduğu
durumu inceleyeceğiz. Fuara
yaklaşık 150 ülkeden katılım
gösterilecek. Birleşmiş
Milletler, Avrupa Birliği de
buraya katılacak ve bu önemli
tartışmayı bu önemli aktörlerle
gerçekleştireceğiz"
diye konuştu.
Sala,
EXPO 2015 Fuarı'nın şimdiden
başarı hikayesi olmaya başladığını
belirterek, burada ülkelerin
pavyonlarının kurulduğunu,
Türkiye'nin pavyon büyüklüğü
bakımından 5. sırada olduğunu
söyledi.
EXPO
2015 Fuarı'na gelmek
isteyenlere şimdiden
80 milyon bilet sattıkları
bilgisini veren Sala, "EXPO
2015 Fuarı'nın başarısı
insanlığın başarısı
olacak. Bu organizasyon, gıda
güvenliği açısından çok
önemli olacak" değerlendirmesini
yaptı.
Dış
Ekonomik İlişkiler Kurulu
(DEİK) Yönetim Kurulu
Üyesi Başaran Ulusoy da İtalya'nın
Türkiye'nin üçüncü
ticaret ortağı olduğunu
ve ülkedeki en büyük beşinci
küresel yatırımcı haline
geldiğini söyledi.
Türk
şirketlerinin İtalya'dan
şirket ve marka satın
alarak "Made in Italy" logosunun
gücüyle küresel pazardaki
etkinliğini artırma yoluna
gittiğini aktaran Ulusoy,
gelecek dönemde iki ülke
arasında daha güçlü bir
yatırım ilişkisinin tesis
edilebileceğini kaydetti.
Risklerle
ve belirsizliklerle dolu bir
coğrafyanın ortasında
bulunan Türkiye'nin
iktisadi açıdan güçlü olmak
için küresel piyasalara
stratejik yatırımlar
yapmak zorunda olduğunu
vurgulayan Ulusoy,
"Türk özel sektörünün
küresel markası DEİK
olarak ülkemizin küresel
rekabet gücünün artması için
gerekli olan yurt dışına
yatırımı teşvik
ediyoruz. Şirketlerimizin
yurt dışındaki yatırım
stoku 30 milyar dolar
seviyesine çıktı" dedi.
Bu
dış yatırımlara paralel
olarak Türk şirketlerinin
uluslararası piyasalarda
marka toplamaya başladığını
ve Türkiye'nin uluslararası
şirket birleşme ve satın
almaların yükselen yıldızı haline
geldiğini aktaran Ulusoy, sözlerine
şöyle devam etti:
"DEİK
bünyesinde kurulan Yurtdışı
Yatırımlar İş Konseyimiz
Türk şirketlerinin küresel
yatırımlarına öncülük
ve rehberlik ediyor. Konsey
yurt dışında en çok yatırım
yapan en büyük 30 Türk şirketini
bir araya getirdi. Bu
konseyimiz Ekonomi Bakanlığımız
ile birlikte Türkiye'nin
2023 küresel yatırım
stratejini tasarlamak ve
uygulamak için çalışmalarına
başladı. 2023 yılında
yurt dışında 100 milyar
dolar yatırıma sahip bir
ülke olmayı hedefliyoruz.
Bu strateji çalışması ile
markalarımızı ve şirketlerimizi
küresel oyuncu yapabilmek,
yatırımcılarımızı doğru
ülkelerde doğru sektörlere
yönlendirmeyi hedefliyoruz.
Çalışmayı bu yılın
ikinci yarısında kamuoyu
ile paylaşmayı
hedefliyoruz."
Ulusoy,
halen dünyanın en büyük
pazarı olan AB'nin
gerek ihracat, gerekse yatırım
anlamında Türkiye için
her zamankinden daha önemli
olduğunu söyledi.
Türk
şirketlerinin Avrupa Birliği ülkelerinde
yapacağı yatırımların
Avrupa pazarına ihracatın
artması, Avrupa'daki
ekonomik gelişmeden daha
fazla pay alma için son
derece önemli olduğuna işaret
eden Ulusoy, bu anlamda İtalya
pazarının Türkiye için
özel bir yeri olduğunu
dile getirdi.
İtalya
ile Türkiye arasındaki
ticaret hacminin 2011 yılında
21,3 milyar dolara
seviyesine kadar çıktığı
bilgisini veren Ulusoy,
son yıllarda İtalyan yatırımcıların Türkiye'ye
ilgisinin önemli ölçüde
arttığını, Türkiye'de
yaklaşık bin 200 İtalyan
şirketin 2002 yılından
sonra 2,7 milyar dolar değerinde
yatırım yaptığını
ifade etti.
Ulusoy,
buna karşılık Türk şirketlerinin
İtalya'daki yatırımlarının
300 milyon doları aşmış
durumda olduğunun altını
çizdi.
Türkiye'ye
İtalya'dan gelen yatırım
miktarının İtalya'nın
yatırım hacminin yüzde
1'inin altında olduğuna
dikkati çeken Ulusoy,
konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Türkiye
yeni teşvik programları ve
Avrupa ortalamasının üzerindeki
büyüme oranı ile İtalyan
yatırımları için
her zamankinden daha cazip
hale gelmiştir. Küresel
piyasaların yükselen
sermaye ihracatçısı haline
gelen Türk özel sektörünün İtalya'daki
yatırımları önümüzdeki
dönemde daha da artacaktır.
Bu yatırımların canlanması,
potansiyel alanların karşılıklı olarak
değerlendirilebilmesi için iki
ülke iş dünyası kuruluşlarına
önemli görevler düşmektedir.
DEİK olarak Türkiye ve İtalya
arasında yatırım imkanlarının
saptanmasında, değerlendirilmesinde
ve ortak girişimlerin
kurulmasında her türlü
yardım ve desteği
veriyoruz."
Türkiye'nin
EXPO 2015 Yüksek Komiseri
ve Ekonomi Bakanlığı Müsteşar
Yardımcısı Tarık Sönmez,
EXPO Milano'nun teması
itibariyle, tüm dünyaya gıda
ve beslenmenin önemini ve
bu konularda acil olarak
uluslararası alanda işbirliği
ihtiyacını anlatacak bir
organizasyon olduğunu söyledi.
Bunun,
ülkelerin birbirine daha da
yaklaşmasına vesile olacak
bir organizasyon olduğunu
vurgulayan Sönmez, Türkiye
olarak EXPO Milano'ya büyük
önem verdiklerini ifade
etti.
Sönmez,
2014 eylül ayında Türkiye'nin
buraya başvurusunu
tekrarladığını ve ocak
ayında ilk çalışmalara
başladığını hatırlatarak,
en büyük 5 parselden biri
olan alanın kendilerine
tahsis edildiği zaman, diğer
ülkelerin hemen hemen işlerini
bitirme aşamasına geldiğini
anlattı. Geç başladıklarını,
ancak bugün gelinen noktada
büyük mesafe
katettiklerini vurgulayan Sönmez,
şöyle devam etti:
"EXPO'ya
'Geleceğin gıdası için
tarihin irdelenmesi' temasıyla
katılıyoruz. Ülkemiz
bilgi birikimi ve deneyimi,
sürdürülebilir gıda
desteği ile yaşanabilir
bir dünya kurmada öncülük
yapmaya hazırdır. Temamızı,
tarihimizin öğreti ve
getirilerinden hareketle nar
meyvesiyle ele aldık. Nar,
birlik içinde farklılığı,
ancak bu farklılıkta da
zenginliği temsil
etmektedir. Bizi biz yapan tüm
deneyimimizle, zengin kültürümüzün
tüm sıcaklığını paylaşımcı
şekilde Milano'ya taşıyacağız.
Önümüzdeki günlerde
Ekonomi Bakanı Nihat
Zeybekci bir etkinlik düzenleyecek
ve burada projemizin
detayları, geldiği nokta
ve temamız hakkında daha
detaylı bilgiler paylaşılacak."
EXPO Antalya 2016
hakkında da bilgi veren Sönmez, söz
konusu organizasyonun 23
Nisan-30 Ekim 2016
tarihlerinde "Çiçek
ve Çocuk" temasıyla
1.120 dönüm alanda düzenleneceğini
söyledi.
Burada EXPO
Tepesi, EXPO Kulesi gibi
alanların yanı sıra çocukların
iyi vakit geçirmesini sağlayacak
alanların da bulunacağını
belirten Sönmez, "Kalıcı
ve cazibesini koruyan bir
mekan yapılması
planlanmaktadır. Çalışmalarımız
devam ediyor. EXPO
Milano'daki iş birliğimizin
yanı sıra İtalya ile iş
birliğimizin EXPO Antalya
ile daha da güçleneceğini
düşünüyorum. İtalya'nın
EXPO Antalya'ya katılımını
önemsiyoruz"
ifadelerini kullandı.